8 Temmuz 2010 Perşembe

Ömer Üründül'den İnciler !


Dün oynanan İspanya - Almanya maçında saçmalama rekorunu kıran Trt-1 maç yorum spikeri Ömer Üründül, sözleriyle maç izleyenlere geçici hafıza kaybı yaşattırıyor. Hatta David Villa hakkında yaptığı gözlem, Ömer Üründül'ün kendini aştığı son nokta olarak nitelendirilebilir. Yurdum insanı boş durmamış, Ömer Üründül'ün saçmalama özdeyişlerini bir kenara not etmiş. İşte o nacizhane söz öbekleri :)

Ömer Üründül'ün Zeka Sınırlarını zolayan Deyişleri ;
 
İki takım da gol atamazsa maç berabere biter.
Eğer kaçırmasaydı, goldü.
Top havadan geldi.
Kazanmaları için gol lazım.
Bak yine toptan dolayı, bu top hep sekiyor.
Ben demiştim, bak defans şey ediyor.
Bu gol olsa bir farklı öne geçeceklerdi.
Kollektif futbolun kontrollü yapısını yansıtamıyorlar.
Sahada 22 kişi var.
Maç bitmeden iki takım da gol bulabilir.

SPİKER: Villa, Barcelona’da başarılı olur mu?
ÜRÜNDÜL: Olur. Çünkü, futbolu bilen bir forvet. ( David Villa'dan Bahsediyor :D )

7 Temmuz 2010 Çarşamba

Mısır Piramitlerini Uzaylılar Yapmamış !

Yıllardır mısır piramitleri hakkında herkes atıp tuttu. Kimisi uzaylılar yaptı dedi. Kimiside uzaylılar yaptırttı dedi. İçinde bozulmuş sütün tekrar eski saflığını aldığı yada kızlığı bozulmuş birinin tekrar içine girdiğinde bakire olarak çıktığı gibisinden bir sürü saçmalıklar silsilesi içinde boğdurlar bizi :) İşte sonunda güzide arkeologlar yine aklın ve bilimin mantığında şu uzaylılar yaptı zırvalığına bir son getirdi. Mısır Tarihi Eserler Kurumu Başkanı Zahi Havvas, geçtiğimiz günlerde son yapılan kazılar ve çıkan tarihi bilgileri kamuoyuna açıkladı işte o açıklama;

Mısır Tarihi Eserler Kurumu Başkanı Zahi Havvas, 'Mısır piramitlerine çok yakın bir mesafede piramitleri yapan işçilerin mezarlarına rastladık.
Bu hafta keşfettikleri mezarların hemen piramitlerin önünde yer aldığını, bu kabirlerin işçi başları ve işçi başlarının yanında çalışanlara ait olduğunun belirlendiğini ifade eden Havvas, 'Çalışanların isimleri ve lakaplarının yazılmış olduğunu keşfettik.Piramitleri yapan işçilerin mezarlarının bulunması konusundaki çalışmalar 1990 yılında başlamıştı. Uzun süren arkeolojik kazılar neticesinde işçilerin, katiplerin, süslemeleri ve heykelleri yapan sanatçıların mezarlarına ulaştık' dedi.
Havvas, işçi ve işçi ekip başlarının, taşları taşıyanların, resimleri çizenlerin ve heykelleri yapanların hepsinin bağlı oldukları ekip başıyla beraber isimlerinin hiyeroglif yazı ile yazılmış olduğunu belirlediklerini dile getirdi. Bu keşif daha önce piramitlerin yapımı ile ilgili kitaplarda yazılanların doğru olmadığını ortaya koymaktadır...
Köleler büyük binalar yapabilir ancak piramitleri inşa edemez. Özellikle de Kral Hufu´nun piramidi gibi bir eseri hiç inşa edemez' şeklinde konuştu.
Piramitleri uzaylıların yaptığı şeklindeki iddialara da bu kabirlerin ışık tuttuğunu dile getiren Havvas, 'Piramitleri uzaylıların veya yahudilerin yaptığı şeklinde bütün dünyaya yayılan yalan iddiaları da bu kabirler boşa çıkarmıştır. Çünkü piramitleri yapan işçi ve ustaların hepsinin isimleri 4500 yıldan bu yana bu bölgede yaşayan Mısır isimleridir. Mezarların yanında yapılan diğer kazılar ise işçiler için her gün 11 sığır ve 33 koyun kesildiğini ortaya çıkardı. Her gün 10 bin işçiye yemek veriliyordu.
Piramitlerin yapımında sadece erkekler değil, kadınların da çalıştığı mezarlarda çıkan kemikler üzerinde yapılan incelemeler sonrasında belirlendi' diye konuştu. Bütün bunlar piramitlerin eski Mısır´ın milli projesi olduğunu kanıtlamaktadır.

26 Haziran 2010 Cumartesi

1. Uluslararası İstanbul Opera Festivali İçin Ünlü İsimler Objektif Karşısında !


İstanbul'un 2010 Avrupa Kültür Başkenti olması sebebiyle gerçekleştirilecek olan 1. Uluslararası İstanbul Opera Festivali, Temmuz ayı boyunca Yıldız Sarayı, Topkapı Sarayı, Rumeli Hisarı ve Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nda gerçekleştirilecek.
1. İstanbul Uluslararası Opera Festivali’nin repertuvarında yer alan Saraydan Kız Kaçırma, Fatih Sultan Mehmet, Zaide gibi Türk kültürü ve yaşantısını konu alan operaların orijinal tarihi dekorlar sahnelenecek. 4 hafta sürecek festivalde, 8 farklı opera prodüksiyonu ve toplam 18 gösteri ile sanatseverlere unutulmaz anlar yaşatılacak. 

 Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya ve Samsun Devlet Opera ve Balesi yapımlarının yanı sıra Deutsche Oper Berlin ve Bremen Operası gibi dünyanın en önemli ve prestijli sanat kurumları da festivalde konuk topluluk olarak operanın en güzel örneklerini sahneleyecekler. Dünyaca ünlü Türk rejisör Fatih Akın’ın “Duvara Karşı” adlı filminden Ludger Vollmer’in müzikleriyle operaya uyarlanan ve Kasım 2009’da Dünya Prömiyeri yapan eser ilk kez Almanya sınırları dışına çıkarak 1. İstanbul Uluslararası Opera Festivali’ne konuk olacak. Uluslararası müzik arenasının önemli isimleri de konuk solist sanatçı olarak Türk ve yabancı sanatçılar ile birlikte festivalde sahne alacak.
Ünlü isimlerde bu festivalin tanıtımı için gönüllü olarak Mehmet Turgut'a poz verdiler.İşte Beyazıt Öztürk,Yekta dikinciler,Burcu Esmersoy, Kubat gibi sanatçıların buluştuğu o fotoğraflar:

 Beyazıt Öztürk
 Yetkin Dikinciler
 Kubat
 Burcu Esmersoy

 Azra Akın

17 Haziran 2010 Perşembe

Ceza - Bir Minik Mikrofon (Orjinal Klip Hd Kalitesinde)


 Ceza - Bir Minik Mikrafon orjinal klibi yayınlandı. Ceza'nın 4 yıllık bir aradan sonra 18 Haziran 2010 tarihinde çıkacak olan "X. Köy" adındaki yeni albümünün çıkış şarkısı Bir Minik Mikrofon'un Hd kalitesindeki klibine aşağıdan ulaşabilirsiniz. Fakat ondan önce albümle ilgili kısa bilgileri verelim.
Albümün mixleri Alper Gemici, mastering çalışmaları Alman Tom Mayer tarafından yapıldı.Albümün aşağıda gördüğünüz kapak fotoğrafları ise fotoğrafçı Mehmet Turgut tarafından çekildi.


"Onuncu Köy" albümünün şarkı listesi şu şekilde olacak;
  1. Kapı
  2. Kim Bilir
  3. Bir Minik Mikrofon
  4. Eğer Beni Görürsen
  5. Onuncu Köy
  6. Evinden Uzakta
  7. Terzi
  8. Battle Edebiyatı
  9. Dünden Ne Kaldı
  10. Kendi Kendine
  11. Bir Var Bir Yok
  12. Çivi Gibi Çak
  13. Dünya Dönüyor
  14. Al Senin Olsun
  15. Outro

Regaip Kandiliniz Mübarek Olsun !

Tüm herkezin kandiliniz kutlar hayırlara vesile olmasını dilerim. Malum bu gün regaip kandili.. Bu günü en iyi şekilde değerlendirmek için altta bazı bilgiler vereceğim.. İlk olarak regaip kandili nedir, ne değildir bunu öğrenelim..
 
Regaip Kandili veya Regâib Kandili Hicri Takviminin Recep ayının ilk Cuma gecesine denk gelen kandil gecesidir. Kökü "arzulamak, meyletmek" anlamlarına gelen regâib sözcüğü Kuran'da geçmez. İslam kültüründe diğer kandiller gibi önemli bir yeri olan kandilde İslam peygamberi Muhammed(S.A.V) 'in iki rekat namaz kıldığına ilişkin çeşitli rivayetler vardır.
Regaip Kandili doğrudan Kur'an kaynaklı olmasa da dinî kültürde zamanla büyük kutlamalarla kutlanmaya başlanmış ve kendisine burada önemli bir yer edinmiştir. Klasik dinî kültürün yanı sıra tasavvuf geleneği ve kültüründe de bu kandil diğer kandiller gibi önemli bir yere sahiptir ve büyük kutlamalarla kutlanır.  
Kaynak:Vikipedi

Nasıl İhya Edilmelidir?

-Mümkünse oruçlu olarak karşılanmalıdır.

-Kazâsı olanın hiç değilse bir günlük kazâ namazı kılması çok iyi olur.

-Kur'an-ı Kerim okunmalı, tövbe, istiğfar edilip tefekkür hali üzere olmalıdır.

-En azından yatsı ve sabah namazları camide cemaatle kılınmalıdır. Bu bütün geceyi ihya etmiş gibi sevap kazandırır.

-"Lâ ilâhe illallah", "Allahümme salli alâ seyyidinâ muhammedin ve alâ âli seyyidinâ muhammed", "Estağfirullah", "Sübhânallah", "Elhamdülillah", "Allahu Ekber", "Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azîm" gibi sözleri zikretmek, tekrar etmek çok sevaptır.
Kaynak: Samanyolu Haber

Google Translate "Beşiktaş Şampiyon" Hatası !

Google Translate'de çok ilginç bir hata oluşmuş. Aşağıda linkini verdiğim Google'nin online çeviri sitesine girip, "Şampiyon Beşiktaş" cümlesini ingilizceye tercüme etmek istediğinizde, "Champion Beşiktaş" yazacağına, "Champion Liverpool" yazıyor :) Nedendir bilinmez ama bu bir hata değil bence. Google Translate ekibinde çalışan ingiliz bir yavşak, Liverpol'un Beşiktaşı 8-0 yendiği maça kanımca bir nazire yaparaktan bunu tasarlamış olabilir. Sizde deneyip kendi gözlerinizle görmek isterseniz alttaki siteye girip şampiyon beşiktaş yazın.

Türk Silahlı Kuvvetleri Komutanlarının Ağlama Duvarı Önünde Ne İşi Var !

İlk olarak Org. İlker Başbuğ'un İsrail'de yahudi kutsal yeri "Ağlama Duvarı" önünde çekilen fotoğraflarıyla başlayan dalga, bugün Nato'da Türkiye'yi temsil eden Tümgeneral Atilla Gürdere'nin ortaya çıkan görüntüleriyle yeniden gündeme geldi. Yahu noluyor bizim paşalara, size ne israildeki ağlama duvarından. Şimdi bazıları düşünebilir, "yahu adam israile ziyarete gitmiştir, oraları turistik olarak gezmiştir gezerkende oraya gitmişlerdir bunda bir şey yok" diye. Bunuda kısa bir şekilde araştırdım ve sonuç olarak orada bulunan ağlama duvarına el koyup dua etmek sadece yahudi kişiler için ibadet sayılmaktadır.Yani bizim paşaların o duvarda gidip dua etmesi, bir hıristiyan ya da yahudinin kabeye hacca gitmesi gibi birşey :) İşin ilginç yanı, Org. İlker Başbuğ, bu fotoğraflar yayınlandığında Kara Kuvvetleri Komutanıydı. Şimdi ise Orgeneral. O zamanlar bu fotoğraflara bir açıklık getirilmemiş, üstü örtbas edilip kapatılmıştı. Bende Atilla Gürdere'nin fotoğraflarının yayınlanmasıyla, aynı internet sitesinden tesadüfen ulaştım bu fotoğraflara. Gerçekten de unutmuşuz. İşte o fotoğraflar. En güvendiğim kurum olan Tsk'nın bu fotoğraflarını görünce istemeden de olsa kafamda soru işaretleri oluşuyor. Bir açıklama gelirde bizde rahatlarız.


Org. İlker Başbuğ


Tümgenaral Atilla Gürdere

13 Haziran 2010 Pazar

2012 Maya Takvimi Kıyamet Kehanetleri Gerçek mi Oluyor !

2012 kıyamet alametleri gerçek mi oluyor?
Bildiğimiz gibi bir ara gündemde uzun bir süre yer eden bu konu bir çok kişinin aklında soru işareti bırakmıştı. Maya takvimine göre 21 Aralık 2012 tarihi, dünyanın sonu olarak söyleniyor. Tabi ki Allah'tan başka kimsenin bilemeyeceği bu durum, geçmişte yaşanmış birçok gizemli olaylar sebebiyle yine de akıllarda bir kuşku uyandırıyor. Birçok Maya Tarihi Araştırmacısı'nın da söylediğine göre maya kehanetlerinde 2012 tarihinden önceki 2 yada 3 yıl öncesinde Dünyada'ki doğal afetlerde artış görülecek ve bir takım toplumsal uyanışlar veya değişimler söz konusu olacak. Bu son cümleler önemli, çünkü son günlerde deprem,sel ve fay hattı hareketlerinde inanılmaz bir artış var. Peki bu bir tesadüf müdür? Bence değildir. Neden diyecek olursanız, elinize bir büyük atlas alıp son yüzyıllardaki depremlere, zaman aralıklarıyla bir inceleyin. Göreceksinizki 7 şiddetinde deprem üzerinde depremler sadece uzun süren aralıklar sonucu oluşmakta ve nadir şekilde meydana gelmektedir. Ayrıca yanardağ faaliyetleri, sel felaketleri, kasırga ve hortum sayısındaki artışta cabası. İsterseniz 2009 ve 2010 yıllarındaki doğal afetleri kısaca bir inceleyelim;

2004 Endonezya 9.0 Büyüklüğündeki Deprem:


Endonezya Açe adası açıklarında 26 Aralık 2004 tarihinde meydana gelen 9 büyüklüğündeki depremin ardından oluşan Tsunami sonucunda 260.000'den fazla insan yaşamını yitirdi.

2007 Yılında Meydana Gelen Depremlar:

  1. 20 Ocak 2007 Türkiye'de Ağrı’nın Tutak ilçesinde 5 şiddetinde deprem oldu. İlk belirlemelere göre ilçeye bağlı köylerde küçük çaplı hasarlar meydana geldi.
  2. 20 Ocak 2007 Endonezya açıklarında 7.3 şiddetinde deprem meydana geldi. Sahil şeritlerine tsunami uyarısı verildi. İlk belirlemelere göre 3 kişi yaralandı.
  3. 3 Şubat 2007 Yunanistan’da 5.8 büyüklüğünde deprem meydana geldi.
  4. 21 Şubat 2007 Elazığ’ın Sivrice ilçesinde 5.9 büyüklüğünde deprem oldu. Can kaybı olmazken, küçük çaplı hasarlar meydana geldi.
  5. 6 Mart 2007 Endonezya’nın Sumatra Adası’nda 6.3 ve 6.0 şiddetinde deprem oldu. 70 kişi hayatını kaybetti.
  6. 25 Mart 2007 Japonya’da 7.1 şiddetinde deprem meydana geldi. 1 kişi hayatını kaybetti, 100 de yaralı var.
  7. 25 Mart 2007 Avusturalya’da 6.9 şiddetinde deprem meydana geldi.
  8. 1 Nisan 2007 Büyük Okyanus’taki Solomon Adaları yakınlarında 8.0 şiddetinde deprem oldu. Tsunami dalgaları sahil şeritlerini vurdu. İlk belirlemelere göre 25 kişi hayatını kaybetti.
  9. 3 Nisan 2007 Afganistan ile Pakistan sınırı bölgesinde 6.2 şiddetinde deprem meydana geldi.
  10. 5 Nisan 2007 Portekiz’de 6.3 şiddetinde deprem oldu.
2010 Haiti Depremi: 


12 Ocak 2010 tarihinde batı yarımküredeki en fakir ülke olan Haiti'de merkez üssü başkent Port Au Princee olan 7 büyüklüğündeki depremde 100.000'e yakın kişinin hayatını kaybettiği biliniyor. Depremi etkisinin hala sürdüğü ülkede, altyapı tamamen çökmüş durumda. birleşmiş milletler tarafından koruma altına alınan ülkenin eski haline dönmesinin uzun yıllar alacağı söyleniyor.

2010 Şili Depremi:


27 Şubat 2010 tarihinde, Haiti depreminden yaklaşık 1 ay sonra, Güney Amerikanın gelimiş ülkesi Şili'nin başkenti Santiago'da 8.8 şiddetinde şiddetli bir deprem meydana geldi. 1000 kişiye yakın insanın hayatını kabettiği bildirildi. Depremden sonra boyu 2.5 metreyi bulan Tsunami dalgalarının, ülkenin sahil şeritlerinivurduğu söylendi.

2010 İzlanda'da 'Eyyafyallayöküll' Adlı Yanardağın Patlaması:


İzlandanı güneyinde bulunan Eyyafyallayöküll adlı yanardağ, 190 yıl aradan sonra tekrar harekete eçti. İzlanda'dan yayılan kül bulutları, Türkiye'de dahil olmak üzre bir çok avrupa ülkesini etkisi altına aldı. 1 hafta boyunca avrupanın tüm havayolu trafiği kapatıldı. Birçok havayolu şirketinin çok büyük zarar etmesine yol açan bu yanardağı patlaması, hala tehdit durumunda ve heran yeniden faaliyete geçebilir.

2010 Sel ve Kasırga Felaketlerindeki Artış:


Çin, Abd, Türkiye ve birçok Avrupa ülkesinde büyük sel felaketleri meydana geldi. Çok sayıda can kayıplarının olduğu bu felaketler son yıllarda sayıca çok büyük bir tırmanış gösterdi. Bu felaketler birçok yerde devam etmekte.
Abd'nin batı eyaletlerinde 2010 yılında meydana gelen kasırga ve hortumlar sonucunda binlerce kişi yaşamını yitirdi. Bu kasırgalar da hala meydana gelmekte ve birçok can ve mal kaybına sebebiyet vermektedir.

2010 Meksika Körfezindeki Petrol Sızıntısı Felaketi:


Bp adlı petrol şirketinin, Abd'nin meksika körfezindeki petrol sondaj platformunda meydana gelen çökme sonucu son yılların en büyük insan eliyle yapılan bu felaket sonucunda o bölgedeki doğal hayat felç olmuş durumda.

2010 Hindistan Depremi:


Hindistan'ın Nicobar adalarının batısında 7.5 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Aynı gün Japonya'da da 6.2 şiddetinde bir deprem görüldü. 

 Görüldüğü gibi son yıllarda artış gösteren bu felaketler, Mayalar'ın 2012 kehanetlerini destekler nitelikte. Ama tabiki yine söylüyoruzki ne olacağını Allah'tan başka kimse bilemez. Onun için 2 yıl daha sabredip hep beraber görecez..

12 Haziran 2010 Cumartesi

Geçmiş Yıllarda Çıkmış Ehliyet Sınav Soruları ve Cevapları !


Geçmiş yıllarda çıkmış ehliyet sınavı soru ve cevapları. 
  Bildiğimiz gibi 1 hazirandan itibaren yürürlüğe giren yeni kanunla yürürlüğe girmesi beklenen sürücü kurslarındaki 6 aylık eğitim süreci öncesindeki son 1 ayda ehliyet alma şansımızın bulunduğu dönemin 3 temmuzda sınavı olacaktır. Benim de kayıt olduğum bu dönem için bir önceki dönemde çıkmış sınav sorularına aşağıdaki linke tıklayarak ulaşabilirsiniz. Sınav sorularının her dönem neredeyse aynı olduğu ehliyet sınavında, aşağıdaki linkte bulunan çıkmış sorular, size büyük yarar sağlayacaktır.

11 Haziran 2010 Cuma

17. Altın Koza Film Festivalinde Yarışacak Filmler Açıklandı !


17. Altın Koza Film Festivalinde yarışacak filmler açıklandı. 7-13 Haziran tarihleri arasında Adana Büyükşehir Belediyesi'nin katkılarıyla düzenlenecek olan festivalde yarışacak filmlerin finalistlerini büyük ödüller bekliyor. "En iyi film" ödülünü alacak olan filme 250.00 tl. ödül alacak. "En iyi müzik", "En iyi senaryo" gibi bir çok dallarda da yarışacak olan filmlerin listesi şöyle;

Nefes – Yönetmen: Levent Semerci
Kavşak – Yönetmen: Selim Demirdelen
Kıskanmak – Yönetmen: Zeki Demirkubuz
Orada – Yönetmenler: Melik Saraçoğlu / Hakkı Kurtuluş
Ses – Yönetmen: Ümit Ünal 
Denizden Gelen – Yönetmen: Nesli Çölgeçen
Eyvah Eyvah – Yönetmen: Hakan Algül
Kanatsız Taklalar – Yönetmen: Savaş Baykal 
Bal – Yönetmen: Semih Kaplanoğlu
Beş Şehir – Yönetmen: Onur Ünlü
Bizim Büyük Çaresizliğimiz – Yönetmen: Seyfi Teoman
Büyük Oyun – Yönetmen: Atıl İnaç

9 Haziran 2010 Çarşamba

Bp Petrol Sızıntısı Doğal Hayatı Bitiriyor !


 Bp'nin Meksika Körfezindeki petrol platformunun çökmesi sonucu oluşan çevre felaketi Dünya'da gerektiği kadar yankı bulmuyor. 
 Halbu ki şuanda kafa yorulması gereken tek konu bu olmalı. aşağıdaki resimleri gördüğünüzde sizde hak vereceksiniz. Uzmanlar tarafından asrın felaketi olarak yorumlanan bu rezaletin zararları ileride çok daha vahim bir şekilde görüleceği söyleniyor.



Resimlerin büyük haline buradan ulaşabilirsiniz.

6 Haziran 2010 Pazar

Nefes Filmi İçtima Sahnesi ! (Herkes Mutlaka İzlesin)


2009'un en iyi, belkide tüm zamanların en iyi başyapıtı olabilecek filmi "Nefes - Vatan Sağolsun"da Yüzbaşı Mete Horozoğlu'nun askerleri içtima ettiği sahne. Her Türk gencinin bir kere olsa bile izlemesi gereken nefes filmindeki iştima sahnesine aşağıdan ulaşabilirsiniz.